İstanbul’da Bahar Gezintisi: Büyükada

Bahar aylarında işlerden uzaklaşmak, temiz hava almak için şehre deniz otobüsüyle bir saat mesafede olan adalara gitmeye ne dersiniz?

Adalar; Prens Adaları ya da Kızıl Adalar; İstanbulun Anadolu Yakası‘nın güney kıyılarının açıklarında yer alan takım adadır. Büyüklü küçüklü 9 ada ve kıyıya yakın iki kayalıktan oluşur. Aynı zamanda İstanbul ilinin bir ilçesini oluşturan Adaların beşinde; Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada ve Sedefadası yerleşim vardır. Sivriada, Yassıada, Kaşık Adası ve Tavşan Adası‘nda ise sürekli ve düzenli yerleşim bulunmamaktadır.

Rumca adı Prinkipos olan ve 5.5 km alana sahip olan, büyüklüğü ve diğerlerine oranla turizme daha açık olması sebebiyle size Büyükada’da gezilecek yerlerden ve yapılacak faaliyetlerden bahsetmek istiyorum.

20150424_132300

Büyükada’ya Ulaşım

Adalara; Eminönü, Bostancı ve Kadıköy’den her dönemde ve her gün, günün her saatinde deniz otobüsü seferleri mevcut. İstanbul’un batısında oturanlar için ise yaz aylarında açılan Avcılar Deniz Otobüsü seferleri ideal.

Büyükadaya motor seferleri de var. Mavi Marmara‘nın motorları ile Beşiktaş, Kabataş, Eminönü, Yeşilköy, Kadıköy ve Bostancı’dan seferler var. Hepsinin yaz ve kış tarifelerine buradan ulaşabilirsiniz.

Prens Tur’un ise Kartal’dan adalara seferleri var. Saat ve tarife bilgisi için tıklayın.

Şehir Hatları Vapurları‘nın ise Eminönü, Bostancı, Kadıköy’den vapur seferleri tarife ve saatleri için tıklayın.

Avcılar vapur seferleri tarife ve saatleri için tıklayın.

Büyükada’da Ulaşım

Ada’ya gelmek kolay ama gezmek zor!  Taki at arabalarını kullanmak istemezseniz… Zira adada belediye ve kurumlar dışında hiç motorlu araç yok! Sadece bazı hane sakinlerinin kullandığı elektronik tuk tuk tarzı araçlar mevcut. Yani ya tüm adayı yürüyecek ya pedallayacak ya da faytonlara bineceksiniz. Vapurdan iner inmez ara sokaklara  daldığınızda bir çok bisiklet kiralama noktası göreceksiniz, buralardan saatlik veya günlük kiralama yapabilirsiniz.

Büyükada’da Gezilecek Yerler

Ada planlarınızı yaparken deniz ve plajları deneyimlemeyi tatilinize dahil edecekseniz ve tüm adayı detaylıca gezeyim diyorsanız en az 2 gece konaklama planlayın. Yok Marmara’da denize girmem diyenlerdenseniz o zaman en az bir gece konaklama ile adayı tam anlamıyla soluyabilirsiniz. Konaklamasız bir seyahat, adada araç kullanımının olmadığı ve yüz ölçümü düşünüldüğünde neredeyse imkansız. Hem yerel lezzetleri tadmak, hem bisiklet ve yürüyüş turlarını sığdırmak hem de kültürel bir gezi yapmak için 2 gündüz gerekli.

Ayrıca adanın hafta sonları akın akın insan istilasına uğradığını da belirtmek isterim ki planlarınızı bunu düşünerek yapasınız.

 

20150423_155340

Her bahar ayında ritüel haline getirdiğimiz ada gezisini hemen hemen her defasında aynı şekilde gezdiğimiz programımız şu şekilde;

Sabah Eminönü’nde börek, simit çay eşliğinde kahvaltı ve ada vapuru ile Eminönü’nden 1.30 dk.’da Büyükada’ya varış. Sonra odaya yerleşip enerji depolamak için lokma yemeye ve adayı ada yapan köşkleri yaya olarak gezmeye ve fotoğraflamaya… Hamidiye Cami’nde namaz molası ve Tarihi Saat Kulesi çevresinde konumlanmış lokantalarda kebap ya da sahil restoranlarında deniz mahsulleri… Gece eğlenme kültürümüz olmadığından ve çocuklu oluşumuzdan erkenden uyuma durumu :). Önceki günün deniz ve yaya yolculuğunun verdiği yorgunluğu atmış olarak ertesi sabah uyanıyoruz ve adanın meşhur kahvaltsını otelimizde yapıyor yoğun gezi programımıza başlıyoruz.

Gezi planımızı ada iskelesinden başlayıp Aya Yorgi tarafına doğru paylaşacağım ki günübirlikçiler de faydalansın.

  • Ada Köşkleri ve Reşat Nuri Güntekin’in Evi

thumbnail_IMG-7596

Ada’nın hemen hemen her sokağında ihtişamlı yapıa sahip köşklere rastlamak mümkün. Spesifik olarak illa şu köşk diyemeyeceğim ama Biz Evde Yokuz’un önerdiklerini sizlerle de paylaşmak isterim;

Yirmiüç Nisan Caddesi’nde;

– Yirmiüç Nisan Caddesi, adanın denize nazır köşklerle dolu. Hani vapurla kıyıya yanaşırken güzelliklerine hayran kaldığınız köşklerin.
Splendid Otel bu cadde üzerinde bulunuyor. Konum için tıklayın.

Nizam bölgesinde;

– Çankaya Caddesi ise adanın en güzel ve tarihi köşklerinden bazılarının olduğu cadde. Bu cadde üzerinde, şimdilerde Adalar Kültür Merkezi olan Fabiato Köşkü‘nü, İzzet Paşa Köşkü‘nü, Con Paşa Köşkü‘nü, 14. İstanbul Bienali mekanlarından Al Palas olarak da bilinen Mizzi Köşkü‘nü, yine Bienal mekanlarından olan ve sevilen dizi Hatırla Sevgili’ye set olmuş Yalman Yalısı‘nı görebilirsiniz.
Haritada 13 numara ile gösterilen nokta.

– Hemen sonrasında gelen Nizam Caddesi üzerinde ise Azaryan (Seferoğlu) Köşkü‘nü ve Mazlum Bey Köşkü olarak da bilinen Kuyumcuyan Köşkü‘nü göreceksiniz.

Yılmaz Türk Caddesi‘nde ise Türk edebiyatının usta ismi Reşat Nuri Güntekin’in evi var. Konum için tıklayın.

Orman Yolunda;

Hagios Sotiros Christou Manastırı’na giden ormanlık yolda, Büyükada’nın ve Avrupa’nın en büyük dünyanın ise ikinci büyük ahşap yapısı Rum Yetimhanesi‘i var. 1964 yılından beri kullanılmadığından oldukça atıl kalmış hatta neredeyse yıkıldı yıkılacak. Zaten etrafını da çevirmişler, çok da birşey göremiyorsunuz. Bu sebeplerden ötürü boşuna bi ton da buranın yolunu pedellamayın, şimdilik atlayın. 1980’deki yangıda büyük hasar gören ve kötü hava koşulları nedeniyle de bir hayli yıpranan bina için geçtiğimiz mart ayında güzel haber geldi. Rum Yetimhanesi, Avrupa’daki tehlike altındaki 7 kültürel miras alanından biri seçildi. Böylece, bugüne kadar daha önce yapılmamış, Avrupa fonlu bir koruma çalışması da başlatılmış olacak. Bir gün açıldığında gelirsiniz.  Konum için tıklayın.
Yukarıdaki haritada 15 numara ile gösterilen nokta.

Maden bölgesinde;

– Şimdilerde otel olarak kullanılan ama zamanında Dudaktan Kalbe dahil dizi ve reklam filmlerine set olmuş, Malul Gazi Caddesi‘ndeki Meziki Köşkü‘nü, (Konum için tıklayın) ve Hamidiye Camii‘yi mutlaka görün. (Konum için tıklayın.)

Sahil tarafında ise,

14. İstanbul Bienali’nde, Arjantinli sanatçı Adrian Villar Rojas’ın sudan çıkan devasa heykelleriyle gündeme gelen, sürgün yılları boyunca, ünlü Rus siyasetçi Lev Troçki‘ye 4,5 sene ev olmuş Troçki Evi var. Pek de iyi durumda olmasa da ve içine girilemese de dışarıdan görmek için uğrayabilirsiniz. Konum için tıklayın.

  • Aya Yorgi Kilisesi

thumbnail_IMG-7569

thumbnail_IMG-7565

Kilise, Efes Antik Kenti yakınlarındaki Meryem Ana Evi gibi Hristiyanlar tarafından kutsal sayılan bir hac yeri olduğu için her yıl isim günü sayılan 23 Nisan’da ve Aziza Thekla’yı anma günü olan 24 Eylül’de buraya akın ediyorlar. Tıpkı rivayette olduğu gibi çıplak ayakla ve hiç konuşmadan kiliseye çıkıyor, yolda dallara çaputlar bağlayıp dilekler diliyor, kiliseye vardıklarında buradan bir anahtar veya çan alıyorlar. 23 Nisan’ın resmi tatil olması ve bu iki günün Hristiyan’lar için önemli olmasından Büyükada’da adeta izdiham yaşanıyor. Biz genelde baharda gittiğimizden ve 23 Nisan tatilini değerlendirdiğimizden bu kalabalığa bir kaç sefer denk geldik, sizler bu tecrübeyi yaşayın istemeyiz :).  Ayrıca adaya son 5 yıldır hep çocuklu, bebek arabası ile gittiğimizden ve Aya Yorgi’ye hiç bir araç çıkmadığı için 900 metre yokuş yukarı azimle yaya çıktığımızdan her seferinde ”hacı olduk” esprisi yapar ve çevredeki ”ne zorları var acaba” bakışlarına maruz kalırız. Ama bu azime sahip kişilerin sayısı az olduğundan huzuru ve manzarayı yukarıda yakalarız.

thumbnail_IMG-7459

Çaput yerine pet şişesi kağıdı, kağıt peçete ve türevlerini bağlayan üşengeçgillere takılıyoruz 🙂

thumbnail_IMG-7558

Kilise’nin hemen yanındaki açık hava kıraathanesinde çayımızı kahvemizi yudumluyoruz manzaraya karşı.

  • Rum Yetimhanesi

Orman Yolu’nda başlığında bahsettiğimiz Rum Yetimhanesi… Aya Yorgi yokuşunu asırlık ağaçlar eşliğinde geri inerken bir sonraki yokuşun hayali ile yanıp kavruluyoruz, zira bu inişin hemen sonunda 750 m’lik yeni bir yokuş bizi bekliyor ama sonunda adanın bir çok yerinden gördüğümüz o ihtiamlı ve oldukça eski bu yapıya ulaşıyoruz.

 

  • Adalar Müzesi

İstanbul’un ilk çağdaş kent müzesi olan Adalar Müzesi, Adaların oluşumundan bugüne gelen hikayesini yüzlerce obje, 20 bin belge, 6 bin fotoğraf, yüzlerce belgeleme çekimi, film ve sözlü tarih kayıtlarından oluşan kuruluş koleksiyonu ile ziyaretçilerine sunmaktadır. Müze özellikle Adaların kentsel tarihine odaklanan Osmanlıca belge arşivine sahiptir. 

  • Hamidiye Cami

Hamidiye Cami 1892 – 1893 seneleri arasında, Sultan II. Abdül Hamit (1876-1909) adına yaptırılmıştır. Çift merdiven aracılığıyla yaklaşılan ana giriş, plana göre kare olan ve bir kubbe ile örtülmüş dua odasına geçit sağlayan üç katlı bir yapının ikinci katında bulunmaktadır.

 

Büyükada’da Ne Yemeli?

thumbnail_IMG-7698

Ada yemeklerinin başında tabiki deniz mahsülleri geliyor. Sahildeki ve tepedeki tüm restoranlar alkollü sadece meydanda iki tane alkolsüz restoran bulunuyor. Bunlarda ızgara, kebap, pide, lahmacun ve fırın ürünleri bulabilirsiniz. Günübirlik geliyorsanız küçük bir piknik sepeti ile mesire alanlarında bir şeyler yiyebilirsiniz.

Cunda’dan sonra lokma tatlısının en meşhur olduğu yer Büyükada!

Ada deyince akla gelenlerin başını rengarenk ve birbirinden lezzetli dondurmalar çekiyor.

Ayrıca genelde klasik lezzetler geliyor ama atmosfer uzun bir kahvaltıyı da hak ediyor.

Kısacası;

Dolci’de ister kahvaltı ister öğle- akşam yemeği…Deniz mahsulleri de var ✌ (Alkolsüz ve çeşit çok, adanın en hareketli noktasında, meydanda, açık alanda oturup çevreyi seyrede seyrede yiyebilirsiniz.) Yücetepe Kır Gazinosu ( Aya Yorgi Tepesi’nde, manzara eşliğinde, tahta masalarda kahve veya yemek ! Ben alkol görmedim ama Zomato var diyor ‍♀️)

Tarihi Prinkipo Dondurma’da  İtalyan Karamel, Belçika Çikolata, Kavun ve dahası… (Saat Meydanı’nda)

Meşhur İzmir Lokma’da eski usul lokma tadımı ✌(Saat Meydanı’nda)

Büyükada Pastanesi’nde milföy böreği, şekerli börek, kremalı börek, patlıcanlı kol böreği, ay çöreği ve adanın en meşhuru sakızlı lokumlu kurabiye (Saat Meydanı’nda)

Piişşmaniyecii” diye bağıran abiden pişmaniye alabilirsiniz. İskelenin belirli yerlerinde göreceğiniz yine mobil turşucunun enfes turşu suyunu deneyebilirsiniz. Adanın meydanından 5 dakika uzaklıkta bulunan Çınar bölgesinde bulunan, Lale Sineması’nın yanındaki Lale Büfe’de nefis bir kaşarlı ve çikolatalı tost veya yengen yiyebilir, yanında harika bir büfe limonatası içebilirsiniz.

Büyükada’da Konaklama

 

Büyükada’da da maalesef Alaçatı’daki gibi alkolsüz konseptte otel yok! Ama şahsi fikrim ki biz her yıl Nisan ayında öyle yaparız; adaya gidince en az bir gece konaklamak. Çünkü adayı ancak orada uyandığınızda ve sindire sindire gezdiğinizde zevk alabilirsiniz. Yoksa deniz yolculuğu ve arkasından gelen hızlandırılmış tur sadece yormak ile kalıyor bedeni. Üstüne bir de güneş yanıkları ve ada havasının sarsması eklenince… Bana kızanlar oluyor biliyorum ama şu an İstanbul’da her otelde alkol var hemen hemen ve buralarda düğünler, davetler, kına geceleri yapılıyor ve gidiyoruz. Ya da yurt dışı seyahatlerinde zaten gidiyoruz alkollü otellere. Normalleştirmek değil amacım asla! Ama durum böyle olunca ben eğer gittiğim yerde alkolsüz seçenek var ise tabii ki onu tercih ediyorum, yoksa da konaklıyorum. Zaten Alaçatı ve Adalar’da da oteller butik konseptte. Hani o yüzden herhangi bir rahatsızlık da yaşamadım. Şunu da söyleyebilirim ki ada her yer gibi Arap turist akınına uğramış. Bundan rahatsız olan ve yol boyu söylenen yerli turistleri dinledik ve açıkçası şiştik Arap turist de gelmese ne olur turizmcinin hali! Ayrıca  bizi kale almıyorlar ama Arap turist sayesinde adada baya alkolsüz restoran açılmış ✌. Uzun lafın kısası şimdiye kadar tecrübe ettiğim üç otelden bahsedeceğim size.

1. Splendid Otel: Şahsi fikrim adanın en iyisi burası! Atatürk’ün konakladığı, balolara ev sahipliği yapması ile meşhur bir otel. Şaşalı bir yapıya sahip ve fiyatları yüksek, buna rağmen yer bulmak zor! Konumu da oldukça iyi, hem iskeleye hem meydana yakın.

2. Büyük Çankaya Otel: Benim her yıl kaldığım otel burası. Konseptini, kahvaltısını, odalarını, lokasyonunu çok seviyorum.

3. Prinkipos Otel: Bu sefer Çankaya’da yer bulamayınca burayı bulduk, iki çocukla ilk tecrübemiz olacaktı bu yüzden merkeze ve iskeleye yakın olmasından seçtik. Bir Çankaya Otel değil ama sahipleri çok nazik ve ilgili, sorun da yaşamadık. Kahvaltısı da iyi diyebilirim.

thumbnail_9A1DBF89-C49C-4BC3-A5D7-1895FDD8CF9A

Adada oteller sabah kahvaltısı dahil şekilde ve ortalama fiyatlar hafta sonu konaklamasında iki kişi 200-400 arası. Fırsat sitelerinde uygun seçenekler de görüyorum bazen, düşünürseniz bir bakmakta fayda var.

 

buyukada-haritasi

Kaynak: Biz Evde Yokuz

Haritayı GoogleMaps‘te açmak için tıklayın.
1.Fıçı, 2. Yalovalı, 3. Milto, 4. Büyükada Pastanesi, 5. Fıstık Ahmet, 6. Ada Kahvaltı 7. Leyla Tost 8.Hamidiye Camii, 9. Meziki Köşkü, 10.Splendid Palace Otel, 11. Anadolu Köşkü, 12. Çankaya Caddesi, 13. Mizzi Köşkü, 14. Troçki Evi, 15. Rum Yetimhanesi, 16. Lunapark, 17. Reşat Nuri Güntekin Evi, 18. Adalar Müzesi, 19. Aya Nikola Oteli, 20. Aya Yorgi Kilisesi, 21. Yücetepe Kır Gazinosu, 22. Eskibağ Teras Restoran, 23. Club Ada Seded, 24. Sedef Adası Halk Plajı, 25. Elio Restoran.

No Comments

Leave a Comment